Deniz Baykal: Gücü olan, anlayışını dayattı sonra her şey sıkıştı

0

CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, esnafla buluştu. Antalya’da konuşan Baykal, sağ duyunun en kısa sürede hakim kılınması gerektiğini ifade etti. “Siyasi kavgayı mahkemede çözmek kadar tehlikeli bir şey yoktur.” diyen Baykal, şunları söyledi:

“Siyasetin zemini ayrı, siyasetin tarafı hakim polis değil. Siyasetin tarafı halk, işçi, memur, kadın, emekli, yatırımcı, girişimci taraftır. Bunların dili başka, mahkemenin dili başka. Mahkemede alet kelepçe. Siyasette alet kelepçe değil. Siyasetin aleti ‘sen ne diyorsun kardeşim’ diyerek sormak ve dinlemektir.

Türkiye’de her düşünceye, her anlayışa, her sese ihtiyaç var. ‘Sen sus kardeşim, ben biliyorum’ seslerine ihtiyacımız yok. Bir müzakere, bir paylaşma, bir tartışma ortamı yaratılamadı. Herkes ‘dediğim dedik’ anlayışını dayattı. Gücü olan, anlayışını dayattı sonra her şey sıkıştı. Çok ciddi sıkıntılar var. Bir oturalım konuşalım. Partiler dinlesin, değişik görüşler dinlesin. Ülkenin yararına milletin yararına ne varsa ona bakalım. Herkesin bir kendi yararı var. Bir de milletin yararı var. Milletin yararı ile siyasetçinin kendi siyasi anlayışının yararı üst üste çakıştırılabildiyse mesele yok. Bazen siyasetçinin yararı ile milletin yararı çelişiyor. Siyasetçi bir şey istiyor milletin işine gelmiyor. Ama o dayatıyor sonra işler sıkışıyor.

Hukuk, siyaset karşı karşıya mücadele eder hale geldi mi siyaset de kaybeder hukuk da. Siyaset ile hukuku çatıştırmamak lazım. Siyaset kendi zemininde yürüyecek, hukuk kendi zemininde. Siyasetçi ‘vay bu gelişme beni rahatsız etti’, hukuk sopasını kullanarak hallederim demeye başladı mı iş sıkıntıya girer.

Siyaset bozuldu. Siyasette denge bozulunca hükmetmeye başladı. Her yere kesinlikle bulaşmaması gereken yerlere. Mesela orduya, yargıya, diyanete, son dönemlerin en kritik olayı diyanete bulaşması. Siyasette denge kaybolunca tüm dengeler bozuluyor. Hukuk düzeni yönetim düzeni olağanüstüye geçiyor. Yargı yargı olmaktan çıkıyor. Asker bir tuhaf oluyor. Diyanette bir başka şekle giriyor. Bunların çaresi vatandaşta.

Anayasa herkese eşit, hür, herkese yukardan bakar, herkesi kucaklar ayrım yapmaz, devlete devlet mualemesi yapar, devlete parti muamelesi yapmaz; parti üstüdür. Parti anayasası olursa parti devleti olursa bunun sonu kötü. Etrafınıza bakın görüyoruz, acı, gözyaşı, ızdırap. Buna bir dur dememiz lazım. Bir fırsat geçse buna dur demek lazım. Anayasa partiler üstü bir anayasa olur değil mi? Bizdeki toplumun yarısının hayır dediği bir anayasa olur mu? Bu tablonun sürekliliğine geleceğine yatırım yapılır mı? Bu gitmez artık.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz