Erdoğan Kıbrıs’ta.. Diplomasi oyunlarına artık tahammülümüz kalmadı

0

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 37. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla geldiği KKTC’de, Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’ndaki Resmi Geçit Töreni’nde konuştu.

“Varlıklarına yönelik sayısız saldırıya rağmen Kıbrıs Türkleri, hamdolsun kendi topraklarında başı dik, onurlu ve özgür bir şekilde yaşıyor.” diyen Erdoğan, “Onca zulme, işkenceye, ihanete rağmen, mücadele sancağımızı asla yere düşürmedik. Mücahitlerimizin ve Mehmetçiğin destansı mücadelesiyle zafere ulaştık.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Kıbrıs meselesinin Kıbrıs Türk halkının meşru haklarını, güvenliğini temin edecek şekilde sürdürülebilir çözüme kavuşturulması önceliğimizdir. Bugün Kıbrıs’ta iki ayrı halk, iki ayrı devlet vardır. Egemen eşitlik temelinde iki devletli çözümün müzakere edilmesi gerekiyor. Kuzey Kıbrıs’ta yaşayıp da kendi Cumhurbaşkanını Güney Kıbrıs’ın başındaki sözde yöneticilere şikayet edenlerle Güney Kıbrıs güç devşireceğini zannediyorsa aldandığını ve aldanacağını bilmelidir.”

Kıbrıs’ta 1963’te silah zoruyla bozulan, 1974’te Yunan cuntasının darbesiyle ortadan kalkan ortaklığı Rumlarla tesis etmenin mümkün olmadığını belirterek, “Kıbrıs meselesinde tek mağdur vardır, o da yıllardır yok sayılan, hakları gasbedilen Kıbrıs Türkleri’dir.” dedi.

Erdoğan, hidrokarbon kaynakları ile ilgili de “Garantör ülke olarak bizim de KKTC’nin de, diplomasi oyunlarına artık tahammülümüz kalmamıştır.” ifadelerini kullandı.

“Maraş’ta atılan adımın amacı yeni mağduriyetler oluşturmak değil, bilakis mevcut mağduriyetlerin giderilmesini sağlamaktır.” diyen Erdoğan, “Doğu Akdeniz’de ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin adil bir şekilde yer almadığı hiçbir denklem barış ve istikrar üretemez.” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle: “Kıbrıs Türkleri geleceğine umutla ve güvenle bakıyor. Bugünlere kolay gelmedik. Bu topraklardaki her bir başarımızı ağır bedeller ödeyerek elde ettik. Onca zulme rağmen mücadele sancağımızı yere düşürmedik. Kıbrıs semalarını ezansız bırakmamak için toprağa düşen aziz şehitlerimizi yad ediyorum. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kutlu miraslarına sahip çıkacağız. Geçmişi unutmadan bağımsızlık uğruna çektiğimiz acıları aklımızdan çıkarmadan barış dolu geleceği inşa edeceğiz.

ANNAN PLANINI HATIRLATTI: Kıbrıs son 1,5 asırdır belirsizliğin hakim olduğu çalkantılı süreç yaşadı. Rumların katliamlarının ardından gerçekleştirdiğimiz 1974 barış harekatının ardından fiilen istikrara kavuşan Kıbrıs’la ilgili siyasi sorunlar halen devam ediyor. Türk tarafı olarak en başından beri bu doğrultuda güçlü irada ortaya koyduk. Yapıcı fikirler sunduk. Ancak sadece bir tarafın çabası çözümün kilidini açmaya yetmiyor. Kıbrıs Türkü barış uğruna Annan Planına ‘tamam’ dedi. Rum tarafı ise hayır kampanyası sonucunda Kıbrıs Türkü ile ortak gelecek kurmayı reddetti.

DÜNÜN GÜNEŞİYLE BUGÜNÜN ÇAMAŞIRI KURUTULMAZ: Kuzey Kıbrıs evet, güney hayır dedi. Bunlar yaşanan gerçekler. AB atılan adımlara rağmen verilen sözleri yerine getirmedi. İdari ve mali noktada vermesi gereken destekleri Kuzey Kıbrıs’a vermedi. O gün nasıl yalan söyledilerse, bugün de yalan söylüyorlar. Kıbrıs’ta 1963’te silah zoruyla bozulan, 1964’te Yunan Cuntasının düzenlediği darbeyle ortaklık tamamen ortadan kalktı. Özellikle son 50 yılda yaşananlarla şu gerçeği çok iyi biliyoruz. Tamamen ortadan kaldırmak istedikleri ortaklığı yeniden tesis etmek mümkün değildir.  Eskilerin dediği gibi ‘Dünün güneşiyle bugünün çamaşırı kurutulmaz.

CUMHURBAŞKANINI ŞİKAYET EDEN PAÇAVRALAR: Cumhurbaşkanı Sayın Tatar’ın da belirttiği gibi iki devletli bir çözümün konuşulması gerekiyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkının tercihi de bu seçimde tecelli etmiştir.  (Güney Kıbrıs’ın) Açıkça söylüyorum hidrokarbon kaynakları konusunda sürekli kaçmalarının sebebi budur. Diploması oyunlarına tahammülümüz kalmadı. Kuzey Kıbrıs’da yaşayıp da kendi cumhurbaşkanını Güney Kıbrıs’taki yöneticilere şikayet edenlerle Güney Kıbrıs güç devşireceğini düşünüyorsa, aldanacağını zannedenlerdir. Bu sözde paçavralar kendi cumhurbaşkanını Güney Kıbrıs’ın sözde cumhurbaşkanına şikayet ederse bunun akıbeti nereye varır, benim sevgili kardeşlerim iyi biliyor.

YUNANİSTAN’IN ŞIMARIKLIKLARINA AB BOYUN EĞDİ: Maraş kısa sürede bağımsızlığın sembolü olacaktır. Kıbrıs’ta tek mağdur vardır, yıllardır yok sayılan Kıbrıs Türkleridir. Maraş’ta atılan adımların amacı mağduriyetleri gidermektir. Akdeniz’in ecdadımızın döneminde olduğu gibi barış havzası olması gerektiğini söyledik, karşılığını alamadık. Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin şımarıklıklarına Avrupa Birliği boyun eğdi.

KONFERANS ÖNERİSİ: Biz kimsenin hakkı ve hukukuna el uzatmıyoruz. Sadece Rum, Yunan ikilisinin haklarımızı gasp etmesine engel olmaya çalışıyoruz. Sorunun çözümünün müzakere masasından geçtiğine inanıyoruz. Kıbrıs Türklerinin de yer alacağı Doğu Akdeniz Konferansı önerimiz, bu irademizin örneğidir.

DENİZİN ALTINDAN DOĞALGAZ VE ELEKTİRİK HATTI: Karadeniz’de olduğu gibi Doğu Akdeniz’deki araştırma faaliyetlerinden de müjdeli haberler alacağımıza inanıyoruz. Sismik araştırma ve sondaj faaliyetlerimize anlaşma sağlanana kadar devam edeceğiz. KKTC’yi daha da güçlendirecek çalışmaları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Su temin projesini 2015’te açmak suretiyle adanın su sorunun çözdük. Tarımsal sulama hatlarının açılmasıyla 71 bin 540 dekar alan sulanabilecek, KKTC ekonomisinin 127 milyon lira gelir artışı olacak. Denizin altından doğalgaz çalışması ve elektrik enerjisi getirme çalışmalarımızı da ayrıca sürdürüyoruz. Biz KKTC’yi yalnız bırakmayacağız.”

Kapalı Maraş bölgesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kapalı Maraş bölgesine ziyareti sonrası açıklamalarda bulundu. Kapalı Maraş’ta bulunan taşınmazlara ilişkin Erdoğan, şöyle konuştu: “Taşınmaz Mal Komisyonunun devreye girmesiyle güneyde kimler varsa müracaat etmek suretiyle hepsinin bedeli ödenir. Kuzey Kıbrıs’a yapılan adaletsizliği hazmetmek mümkün değil. Artık kendi göbeğimizi kendimiz kesmek durumundayız.

Bugün Kapalı Maraş bölgesine attığımız bu adım, 15 gün önce kapalı Maraş bölgesiyle ilgili atılan adım ve süratle yapılan çalışmalarla yeni bir süreç başlamıştır. Buranın gerçek sahipleri bellidir. Burası gerçek sahiplerine kavuşacağı günü beklemektedir.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz