HDP Grup Başkanvekili Oluç: İktidar, 15 Temmuz gibi Allah’ın lütfu olarak bakıyor

0

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, internet üzerinden soruları cevapladı. Meclis’teki 23 Nisan özel oturumuna HDP’nin eş başkan düzeyinde katılacağını belirten Oluç, şunları söyledi:

“23 Nisan özel oturumunda bizden Eş Başkanımız Mithat Sancar konuşacak. Belli bir sayıda milletvekili ile katılım olacak. Bu yıl Meclis’in açılışının 100. yılı. Bu döneme denk gelmesi talihsizlik. Ama salgını kast etmiyorum. Aslında, yasamanın gücünün arttığı, demokratik bir uygulamanın, cumhuriyetin bütün kurumlarıyla varlığını sürdürdüğü, demokratik bir anayasanın olduğu, bütün farklı kimliklerin, kültürlerin kendilerini rahatça ifade edebildikleri bir Meclis olsun isterdik.

100. yılda bunun çok çok gerisine düşmüş durumdayız. Kuvvetler ayrılığının tek kişiye bağlandığı, yasamanın yürütmenin tahakkümüne bırakıldığına baktığımız zaman yüzüncü yılın, talihsiz bir döneme denk geldiğini düşünmek lazım. Tabi 100 yılda ne oldu da bu duruma gelindi diye sormak gerekiyor. Önümüzdeki dönem için baktığımızda olması gereken, 100 yıl boyunca olamamış olanlardır. Demokratik anayasaya ihtiyaç olduğu çok belli ama bunu bu Meclis’in bu bileşimde yapamayacağı da çok belli. Çıkartılan yasalara baktığımızda da bunu görüyoruz.

Polonya, Macaristan örnekleri var Avrupa’da. Bizde de otoriterlik girişimleri var. Bazı işaretler var bu konuda. İktidarın şöyle bir anlayışı var. Nasıl 15 Temmuz darbe girişiminden sonra iktidarını güçlendiren adımlar attıysa bu döneme de Allah’ın lütfu anlayışı ile bakıyorlar. Meclis’in son gününde kabul edilen teklifin içerisinde ilk geldiği gün sosyal medya sansürü maddeleri vardı. Böyle geçseydi Meclis’ten sosyal medya mecraları ve dijital alanda yayın yapan kurumlar ciddi bir sansürle karşı karşıya kalacaklardı. Sonra tepkiler oldu. Sosyal medya ile ilgili bu maddeleri geri çektiler. Bu bir girişimdi sansür için. Geri çekildi ama tümden geri çekildiği anlamına gelmiyor. Tepkiler nedeniyle çekildi ama bence bayram sonrasında gündeme getirecekler. Sivil toplum kuruluşlarında ciddi fişleme maddeleri vardı, bu maddeler çıktı. Onları da üç beş ay önce getirmişlerdi, geri çekmişlerdi, tekrar getirip yasalaştırdılar. Sosyal medyaya da takmış vaziyetteler. Cumhurbaşkanı da takmış vaziyette. Sansür ihtimali çok yüksektir.

Yine bekleyen bir bekçiler düzenlemesi var. Koronavirüs olmasa gündeme gelecekti. İktidarın totaliter anlayışını artıracak bir yasa. Yine çok ilginç son gün kabul edilen paketin içerisinde grev yasağı vardı. Çok fark edilmedi belki. Ama grev yasağını koydular. Onu da geri çektiler muhalefetin tepkisi üzerine. Anayasaya da aykırıydı. İktidar aslında salgını fırsat olarak bilip baskıcı, totaliter yasaları geçirmek için adım atıyor. Adım adım kurulmakta olduğunu düşünüyoruz. Zaten baktığımızda tek adam yönetimi dediğimiz anlayış varlığını sürüyor. Daha da güçlendirmek için, yasamanın etkisini azaltmak için, yürütmeyi hakim kılmak için adımlar atılıyor. İnfaz Hâkimliği maddeleri de örnektir. 1982’den beri 40 yıldır yapmaya çalıştıkları bir şeyi yaptılar infaz paketiyle. Cezaevindeki hükümlü ve tutukluların istihbaratçılar tarafından sorguya götürülmesi meselesi. Bunu da yaptılar. Adım adım güçlendirmekte olduğunu görüyoruz anlayışlarını.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz