Kosova ile Yapacağımız İlk Resmi Maçta Sinirler Gergin

0

Kosova.

Henüz sekiz sene önce Sırbistan‘dan ayrılarak bağımsızlığını ilan etmiş, aynı zamanda baba tarafımdan da memleketim olan Kosova. Yüz ölçümü olarak neredeyse Bursa ilimizle aynı büyüklüğe sahip, nüfusu ise 1.9 milyon olan sevimli ülke.

Geçtiğimiz Mayıs ayında hem FIFA hem de UEFA tarafından üye kabul edilen Kosova Milli Futbol Takımı ile bu akşam A Millilerimizin maçı var. Sinirler gergin. Fatih Terim, “benden değil, Türk milletinden özür dilemedikleri sürece bir daha kadroya alınmayacaklar” dediği dört futbolcuyu kadroya almak zorunda kaldı. Zorunda kaldı diyorum, çünkü bu dört futbolcudan ne Arda Turan ne Burak Yılmaz ne Gökhan Gönül ne de Selçuk İnan‘ın kimseden özür dilediğini duymadık.

arda_burak_selcuk
Selçuk, Burak ve Arda. Bir zamanlar Galatasaray’ın en iyi futbolcularıydı.

Fatih Terim’in dün yaptığı basın toplantısında da muhabirlerin bu dört isim hakkında sordukları sorulara cevap vermeyeceğini söyleyen tecrübeli teknik adam “aynı tuzağa bir daha düşmeyeceğiz” ibaresini kullandı. Sanki başta muhabirler olmak üzere kendisi hariç tüm spor kamuoyu; Terim’i bu dört tecrübeli futbolcuya önce küstürmüş, sonra da barışsın diye üzerinde baskı uygulamış gibi…

Kendi kafasında bir çatışma yaratıp, bu çatışmayı tüm ülke spor kamuoyuna pompalayıp, gereksiz gerginlik çıkaran ve milli takımın en tecrübeli dört futbolcusunu kadroya kasti olarak almayan Fatih Terim; her ne olduysa geçtiğimiz günlerde bu kuru inadından vazgeçti. Her ne olduysa diyorum, çünkü birçok spekülasyon var. Emre Belözoğlu‘nun, Fatih Terim’in yanındayken Arda’yı arayıp telefonu Terim’e vermesi ve ikilinin aralarındaki buzları bu telefon görüşmesinde erittiği spekülasyonlardan biri. Bir diğeri ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Fatih Terim’den özel ricada bulunması. Kim bilir, belki ikisi birden olmuştur. Belki de cumhurbaşkanı, Emre aracılığıyla Terim’e ricasını iletmiştir.

cb_arda_emre

Her ne olursa olsun, dünyadaki milli takım teknik direktörleri arasında en yüksek maaşı alan Fatih Terim’in; milli takımımızı bu ucuz entrikalara alet etmemesi gerekiyordu. Yüksek maaş konusunda şahsen şöyle bir problemim var; aldığı maaş, Spor Toto Süper Lig’de şampiyonluğa oynayan herhangi bir büyük takımın yabancı bir teknik direktörüyle aynı seviyede. Yabancı konusuna vurgum da şu sebepten; Türk futbolunun kalitesini göz önüne aldığımız zaman, yabancı bir hocayı Türkiye’ye getirmek için cazip teklifler yapmak gerekiyor. Cazibeyi artırmak için de maaşı yükseltmek durumunda kalıyorsunuz maalesef.

Bir milli takım hocasıyla kulüp takımı hocasının iş yükü asla aynı olamaz. Kulüp hocası yeri geldiğinde üç farklı kulvarda haftada iki maç yaparak, bir yandan taraftarın gönlünü hoş tutmaya çalışırken öte yandan kulüp yönetimiyle iyi geçinmek zorunda. Milli takım hocası ise aydan aya iki maça çıkıyor ve sadece tek kulvarda yarışıyor. Üstelik hocanın adı Fatih Terim olunca da ne taraftara ne de federasyon yönetimine hesap vermek zorunda kalmıyor. Aksine, konudan tamamen bağımsız biz spor kamuoyu mensuplarını da kendisine tuzak kurmakla itham ediyor.

Kosova maçı öncesi yapılan basın toplantısında Fatih Terim; yanına genç oyuncular Okay Yokuşlu, Cengiz Ünder ve Kaan Ayhan'ı almayı tercih etti.
Kosova maçı öncesi yapılan basın toplantısında Fatih Terim; yanına genç oyuncular Okay Yokuşlu, Cengiz Ünder ve Kaan Ayhan’ı almayı tercih etti.

Fatih Terim, asla aldığı yüksek maaşın hakkını veremiyor. Dün yaptığı basın toplantısında söylediklerine bir göz atın derim. 2016 Avrupa Kupaları‘na katılmayı başarı sayıyor Sayın Terim. Sanırım turnuvaya katılmamızın hasbelkader bir kural değişikliği sayesinde gerçekleştiğini unutarak. Hırvatistan‘la berabere kalmamızı başarı sayıyor, İzlanda‘ya karşı mağlup olmamızı ise doğal karşılıyor. Bu saydığı başarıları elde edebilmek için dünyanın en yüksek maliyetli teknik direktörüne ihtiyacımız olduğunu düşünmüyorum. Verilen paranın bir karşılığı olmalı. Avrupa Kupaları’nda en azından gruptan çıkmalıydık.

Bu yapılan açıklamalardan sonra şunu anlıyorum, biz 2018 Dünya Kupası‘na katılsak bile gruptan çıkamayız. 2002’de Şenol Güneş liderliğinde dünya üçüncülüğü, 2008’de ise Avrupa Kupaları’nda yarı final oynamış bir milli takımın, katıldığı turnuvada gruplardan çıkamamasını ben şahsen kabullenemiyorum. Fatih Terim, Türkiye’nin A Milli Futbol Takımı’nı yönetmek için kendini dünyadaki en yüksek milli takım hocası maaşını almak zorunda hissediyorsa hemen bugün görevinden istifa etmeli. Çünkü hakkını veremiyor.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz